Haber

Yargıtay’ın “25 Aralık darbe teşebbüsü” davasını kısmen kabul ve bozma kararı

Yargıtay, FETÖ’nün takipsizlikle sonuçlanan 25 Aralık soruşturmasında usulsüzlükler yaptığı ve sanıklara komplo kurarak darbe girişiminde bulunduğu iddiasıyla 39 sanık hakkındaki kararı bozdu.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin FETÖ’nün 25 Aralık darbe girişimine ilişkin kararına yapılan itirazları inceleyerek karara bağladı. Sanıklardan 39’u hakkındaki mahkumiyet ve beraat hükümlerinin bozulması gerektiği belirtilirken, dosya İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.

Kararda, sanıklar Burhan İnönülü, Halil Altun, Kamil Murat Adanır, Turan Güler, Volkan Demirdelen ve Murat Cebecioğlu’nun “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini devirmeye veya görevini yapmasına engel olmaya teşebbüs” ve “devletin gizli bilgilerini siyasi veya askeri casusluk maksadıyla sağlama” hatalarından beraatleri bağlamında argümanların açıkça yansıtılması gerektiği belirtildi.

Bu beraat kararlarının herhangi bir gerekçe olmaksızın tesis edildiğine hükmeden Daire, söz konusu beraat kararlarının bozulmasına karar verdi.

Kararda, sanıklardan Tugay Tükenmez’in “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan mahkûmiyet kararına ilişkin çelişkiler bulunduğu belirtildi.

Sanıklar Cihan Kasak, Ercan Taş, Gürkan Tok, Hayrettin Can, Hüseyin Tokgöz, İsmail Arpacı, Mehmet Sait Sevinç, Raif Bektaş, Sabri Kızılkaya, Şakir Parpar ve Ufuk Sağdıç’ın “darbeye teşebbüs” ve “silahlı terör örgütüne üyelik” suçlarından beraat ettiği göz önünde bulundurularak, soruşturmanın prestiji ve prestiji göz önünde bulundurularak bu sanıkların soruşturmanın hedefi olduğu, beraat ettiğini ve bu zanlıların soruşturmanın hedefi olduğunu söyledi. Uzun vadeli örtük ve örgütsel bir motivasyonla görevlerine devam ettiklerine dikkat çekildi.

Kararda, bu 11 sanığın mahkûmiyet kararının soruşturmadaki kabahatin işlenmesine katkıları dikkate alınarak karar verilmesi gerektiğine dikkat çekildi.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin kararında sanıklar Ahmet Usta, Burhan İnönülü, Hasan Serdar Koçyiğit, Kamil Bilgiç, Kamil Murat Adanır, Mahmut Uçar, Murat Can, Volkan Demirdelen, Yalçın Aksoy ve Yusuf Ayyıldız’ın “silahlı terör örgütüne yardım” suçundan mahkumiyet yerine beraat etmesi gerektiği belirtildi.

Sanıklardan ikisi “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni devirmeye veya görevini yapmasına engel olmaya teşebbüs” kabahatinden beraat ederken, yeterli araştırma yapılmadan ve hiçbir gerekçe gösterilmeden “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan hüküm giydikleri vurgulandı.

“Casusluk” suçundan verilen beraat kararları da bozuldu.

Kararda sanıklar Arif İbiş, Ercan Taş, İbrahim Şener, Kazım Aksoy, Nitelikli Çakallı, Mehmet Akif Üner, Mehmet Fatih Yiğit, Mehmet Habip Kunt, Mehmet Sait Sevinç, Mustafa Demirhan, Yakub Saygılı, Yasin Topçu ve İsa Karayiğit’in “devletin gizli bilgilerini siyasi veya askeri casusluk amacıyla vermeme” hatasına delil olarak gösterildi.

Bu sanıkların, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Nisan 2012’de Haliç Kongre Merkezi’nde yaptığı görüşmenin güvenlik kamerası görüntülerini, aralarında dönemin MİT Başkanı Hakan Fidan’ın da bulunduğu, güvenlik kamerası kayıtlarına çevirdikleri vurgulandı.

Kararda, yabancı bir şirketin Türkiye’deki enerji yatırım planlarına ilişkin Çek Cumhuriyeti’nde düzenlenen toplantıya ait fotoğrafların elde edilmesi ve hareketlere katkıları dikkate alınarak bu sanıkların eylemlerinin “siyasi veya askeri casusluk” kabahati oluşturacağı vurgulandı.

Dava belgelerinin iadesi üzerine tutanak düzenleyerek ilk duruşmanın 30 Ekim’de görülmesine karar veren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 9 sanık hakkında tutukluluk, 3 sanık hakkında tutuklama ve 8 sanık hakkında adli kontrol tedbirlerinin devamına karar verdi.

Davanın tarihi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 2015 yılında FETÖ elebaşları Fetullah Gülen ve Sinan Dursun ile eski emniyet müdürleri Yakub Saygılı, Kazım Aksoy ve Hamza Tosun’un da aralarında bulunduğu 71 sanık hakkında iddianame hazırladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan, Berat Albayrak, Yalçın Akdoğan, Serhat Albayrak, Hakan Fidan, İsmail Rüştü Cirit ve Nihat Ömeroğlu’nun “müşteki”, bazı bakan ve milletvekillerinin “mağdur” olarak yer aldığı iddianamede, 71 sanıktan 67’si “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni tamamen ortadan kaldırmaya veya diğerinin görevini kısmen yapmasına engel olmaya” veya ” örgütün görevini yapmasına engel olmaya teşebbüs” suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.

Terör örgütü elebaşları Fetullah Gülen ve Sinan Dursun’un “FETÖ/PDY silahlı terör örgütünü kurmak ve yönetmek” ile “devletin güvenliği veya iç ve dış siyasi menfaatleri açısından gizli kalması gereken bilgileri siyasi casusluk maksadıyla elde etmek” suçlarından 52 yıl 6 ay ortasında olmak üzere değişen cezalarla cezalandırılmasını talep eden iddianame, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk edildi.

İlk karar 2018’de alındı

Yargılamayı yapan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 24 Aralık 2018’de davayı sonuçlandırarak sanıklar Yakub Saygılı, Kazım Aksoy, Yasin Topçu, Yetenekli Çakallı, Arif İbiş, Mustafa Demirhan, Mehmet Habib Kunt, İbrahim Şener, Mehmet Fatih Yiğit ve Mehmet Akif Üner’i “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni kısmen cebir ve şiddet kullanarak devirmeye veya Cumhuriyet Hükümeti’ni hapse atmaya teşebbüs etmeye” mahkum etti. görevlerini yapmalarına kısmen veya tamamen engel olmak”.

Mahkeme sanıklar Yakub Saygılı, Kazım Aksoy, Yasin Topçu, Arif İbiş, Mehmet Habib Kunt, İbrahim Şener, Mehmet Fatih Yiğit ve Mehmet Akif Üner’i “özel hayatın gizliliğini ihlal” ve “iletişimin gizliliğini ihlal” suçlarından 127 yıl 4 ay 15’er gün, Mustafa Demirhan’ı ise toplam 131 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı.

Mahkeme sanıklardan 31’ini “terör örgütüne üye olmak”, “örgüte üye olmamakla birlikte yardım etmek”, “görüntüleri gizlice ifşa etmek”, “resmi belgeleri yok etmek veya yok etmek” ve “iletişimin gizliliğini ihlal etmek” suçlarından farklı sürelerle hapis cezasına çarptırırken, 24 sanığın beraatine, 6 firarinin belgelerinin ayrıştırılmasına karar verdi.

Gerekçeli karar kitap oldu

Mahkeme kararının ardından hazırlanan gerekçeli kararda, “Mahkememizce 25 Aralık operasyonunun hükümete yönelik bir darbe girişimi olduğu tespit edilmiştir.” Gerekçeli karara vurgu yapılırken kitap olarak yayımlandı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 24 Aralık 2018’de karara bağladığı 71 sanıklı “25 Aralık darbe girişimi” davasında yapılan itirazları değerlendiren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını hukuka uygun buldu.

Temyiz kararının ardından dosya, yapılan itirazlar üzerine Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne gönderildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu